Kitap Değerlendirmesi “Protezli Tanrı”
19 Şubat 2012 Pazar günü Enstitümüzün kitap değerlendirme etkinliğinin konuğu Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Güleç’ti. Yazarın Freud’un kendi metaforundan kalkarak çalışmasına isim verdiği Protezli Tanrı (Freud'un İnsan ve Uygarlık Kuramının Eleştirel Değerlendirmesi) adlı provokatif ve ironi içeren kitabı kendisiyle birlikte müzakere edildi.
Prof. Dr. Cengiz Güleç önce eserinin ortaya çıkış serüvenini anlattı. .Aslında kitap çalışmasının Freud’un psikanaliz yöntemini Freud’un kendisine uygulamak olduğunu vurguladı. Kitabın ilk bölümünde Freud’un hayatı, yakın çevresi, eğitimi ve ünlü psikanaliz kuramının temel özelliklerini ele aldığını, kitabın asıl özgün yönünü yansıtan diğer bölümlerinde ise Freud’un bilinmeyen toplumsal çözümlemelerine ayırdığını belirtti. Güleç, Frued’un bireysel gerçekliği toplumsal olanın önüne koymasına rağmen toplum filozofu yönünün ihmal edildiğini, aslında toplumsalın da bir anlamda psikanalitik bir değerlendirmesini yaptığını vurguladı.
Freud’un insan kuramının eleştirisi bağlamında din karşıtı ateist tutumunun merkezinde Hıristiyanlığın yer aldığı dinsel yapılar olduğu, dine karşı olumsuz tutumunun daha sonra kendisi tarafından adil bir yaklaşım olmadığını itiraf ettiğine dikkat çekti. Ayrıca Freud’un Avrupa merkezli uygarlık kavrayışının taşıyıcı öznesi olan “homo sexsualist” insan tanımının ne ölçüde evrensellik özelliği gösterebileceğinin sorgulanabileceği ve Freud’un iddia ettiği gibi dini kolektif bir nevroz olarak görmenin fazlasıyla toptancı ve bilimdışı bir kişisel yargı olduğu düşüncesinde olduğunu ifade etti.
Ortaya konan eser; yeni baskılarında tutarlılığı sağlaması bakımından yeniden kavramsallaştırmaları, nüansları, din ve uygarlık konularında klasik batı paradigmalarının dışında aydınlatmaları ve zenginleştirmeyi beklemektedir.
Dinleyicilerle karşılıklı müzakere içinde geçen kitap değerlendirmesini; kitabı için yapılmış ilk değerlendirme olduğunu belirten Güleç, yazar ve okuyucuyu buluşturan bu tür ilmi ve kültürel faaliyetlerin düşünce hayatımızı zenginleştireceğine işaret etti.